Yenilgi köprüsü

Aldığınız yenilgiler, sizi “siz” yapan köprüye bir taş daha ekliyor. Aşağıya baktığınızda gördüğünüz tek gerçeklik, uçurum. Karşıya geçmeye çalışıyorsunuz düşmeden, incinmeden, yorulmadan. İrili ufaklı taşları bir araya getirip, bir bütün oluşturmaya çalışıyorsunuz. Kayıplarınız arttıkça, karşıya biraz daha yaklaşıyor, yeni taşlar ekliyorsunuz köprünüze. Bitti sayılır, ufak tefek bazı eksikleri kaldı sadece. Onu taşıyacak şeref, onur, haysiyet gibi kuvvetli halatlara ihtiyacınız var.

Her şey tamamlandığında, güven dolu adımlar ile yürümeye başlıyorsunuz. Bu noktaya geldiğinizde karakteriniz oturmuş, kırmızı çizgileriniz belirgin bir hâl almış demektir. Çevrenize karşı daha temkinli davranmaya başladığınız “an”lar geldi çattı. Birçok konuda seçici birisiniz artık. Eskiden ne kadar kolaydı seçim yapmak, ama şimdi öyle mi? Bu andan itibaren aldığınız kararların büyük bir kısmı, hayatınızı doğrudan şekillendiren, domino taşı etkisini başlatacak. Yapılan her tercih, bir sonrakilere neden-sonuç ilişkisi sağlayarak yön verecek.


“ Keşke hep çocuk kalsak, tozpembe gözlüklerimizi hiç çıkartmasak, anne sütü tadında yaşasak hayatı…”

Yorumlar

Popüler Yayınlar